Süreç kiminle başladı bilinmiyor yada ben bilmiyorum. Almanya'da yetişen Türk oyuncular yıllardır var ve olmaya da devam edecek. İlk olarak Mesut Özil'in Shalke 04 takımında sivrilmeye başlaması ile ortaya çıktı. Milli takımlar teknik direktörü Fatih Terim Türk milli takımını seçmesi için Özil ile görüştü ancak Özil, uluslararası başarıları daha üst düzey olan Alman milli takımını seçti.
Özil'in Almanya'da yetişmiş olması o ekolün getirdiklerini yerine getirmiş olması bu seçimde önemli bir etken. Ancak esas etken şu. Özil, Türk milli takımını seçseydi Real Madrid'e transfer olabilirmiydi. Yada şuan İngiltere Premier liginde Arsenal gibi bir takımda futbol hayatını sürdürebilirmiydi. İşte bütün mesele bu. Biz Türkiye olarak kendi futbol markamızı yüceltemedik üstüne üstük astı astarı olmayan iddialarla şike süreci ile birbirimiz Avrupa'ya şikayet ettik ve gelinen nokta ortada. Hakan Çalhanoğlu, Nuri Şahin, Yunus Mallı, Kaan Ayhan, Emre Can, Tolgay Arslan, Ömer Toprak, Yıldıray Baştürk, İlkay Gündoğan ve diğerleri...
Ömer Toprak'ın milli takıma gelmeme kararı alması ise anlaşılabilir bir durum. Çünkü Toprak'ın Gökhan Töre ile ne yaşadığını bilmiyoruz. Bu aydınlatılmadan Toprak, zaten milli takıma faydalı olamaz. Şuan bu satırları okurken milliyetçileri duyar gibiyim ama yaşanan bazı olaylara çözüm getirilmemiş dolayısı ile alınan kararlara saygı duyulmalı. Almanya'da top koşturan binlerce Türk futbolcu var. Önemli olan bu oyuncuları erken yaşlarda tespit edip alt yaş kategorilerinden itibaren bu oyunculara milli formayı giydirmek. Bu da tabi Fatih Terim'in işi.